Hamilelik haftaları hesaplanırken, dördüncü haftadan başlanmaktadır. Çünkü yumurtanın döllenme zamanı tam olarak bilinemediğinden son adetin bitiş haftası, hamileliğin başı olarak düşünülür. Bu bağlamda 1., 2., ve 3. haftalarda zaten daha hamilelik oluşmamış kabul edilir. 1. hafta yumurta birleşeceği spermi bekler, ikinci hafta sperm ve yumurta buluşur ve döllenme gerçekleşir. Embriyo rahme yerleştiğinde, anne adayı adetinin geciktiğini fark ettiğinde zaten bebek yaklaşık dört haftalık olmuştur. Bu sebeplerden dolayı gebeliğin ikinci haftası için söylenebilecek en net bilgi, sperm ve yumurtanın birleştiği ve döllenmenin gerçekleştiği yönündedir.
Gebeliğin 2. haftasında neler olur?
Gebeliğin ikinci haftasında, anne adayı henüz hamile olduğunu bilmese de hormonları ve organları bebeğe hazırlık yapabilmek için çok büyük bir efor sarf etmektedir. Hamileliğin ikinci haftasında yumurta hücresinin gelişimi anne adayının yumurtalıklarında devam etmektedir. Döllenme meydana geldikten sonra oluşacak olan embriyonun rahatça rahim içine tutunmasını sağlayacak olan rahim zarı bu hafta kalınlaşmaya başlar. Bunun yanında embriyonun ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bu bölgede kanlanma oranı artar. İkinci haftanın sonunda yeterince gelişen yumurta çatlayarak yumurtalıklardan atılır ve bu şekilde yumurtlama meydana gelmiş olur. Tekil gebelikler söz konusu olduğunda bir adet dönemi içinde kadında sadece bir tane yumurta üretilip çatlarken, ikiz ve üçüz gebeliklerde bebek sayısı kadar yumurta ürer ve çatlar.
Gebeliğin 2. haftasında en sık karşılaşılan sorunlar nelerdir?
Döllenme gerçekleştiği halde bu durumdan habersiz olan anne adaylarının % 48’inde göğüslerde ağrı ve aşırı hassasiyet hissedilmektedir. Adet günü geciken kadınların da çoğunluğunda rastlanan göğüs ağrı ve hassasiyeti anne adayları tarafından genellikle hamilelik belirtisi olarak algılanmamaktadır. Bunun yanında uterus şişmeye başladığı için mideye baskı yapmaya başlar ve kabızlık, mide ekşimesi gibi şikayetler sıkça yaşanır. Gebeliğin ikinci haftasını yaşayan anne adaylarında sıkça görülen değişim ve sorunlardan birisi de aşırı yorgunluk, şişkinlik ve halsizliktir. Gebeliğin ikinci haftasındaki kadınların yaklaşık % 44’ü olağan dışı bir yorgunluktan ve neredeyse hiç güç harcamamasına rağmen halsiz olmaktan şikayet eder.
Gebeliğin 2. haftasında anne adayına düşen görevler nelerdir?
Gebeliğin ikinci haftasında çoğu anne adayı hamileliğin henüz farkında olmadığından rutin hayat akışında pek fazla bir değişiklik yapmaz. Ancak hamilelik planlayan kadınların, doktorun gebelik gerçekleşmesi için uygun bulduğu dönemlerde yeme, içme, iş ve sosyal etkinliklere ekstra özen göstermesi gerekir. Örneğin gebelik planlayan ve doktorundan bu dönemin uygun olduğunu öğrenen bayanın aşırı tuzlu, yağlı hazır gıdalardan kaçınması, vitamin, mineral ve kalsiyum ağırlıklı beslenmesi ve özellikle de sıvı tüketimine, günde yaklaşık iki buçuk litre su içmeye dikkat etmesi gerekir. Bunun dışında hamilelik başlamadan önce, daha henüz plan halindeyken folik asit kullanımına başlamak gerekmektedir. Gebelik düşünen kadınları günde 400 mikrogram folik asit almaları önerilmektedir. Bu folik asit haplarla alınabileceği gibi yüksek miktarda folik asit içeren gıdalarla da alınabilmektedir. Folik asit içeren gıdalar; portakal suyu, meyveler, tahıllar, yer fıstığı, dana ciğeri, baklagiller ve yeşil yapraklı sebzelerdir. Gebelik öncesinde ve esnasında gerekli olan miktarda folik asit alımı, bebeğin santral sinir sisteminde oluşması muhtemel sorunları önleyebilecektir. Örneğin bebeğin omurgasında açıklık, beyin dokusunun gelişememesi gibi problemler folik asit ile önlenebilmektedir.